Melek Otu

Çok Yıllık 1-3m 6-8 Aylar Ça,Ho,Na Kökü

Melek kökü, Engelwurz, Angelica archangelica L.
Melek otu Syn: Angelica officinalis HOFFM.
Şifalı melek otu

Familyası: Maydanozgillerden, Doldenblütler, Apiaceae

Drugları: Melek kökü; Angelicae radix
Melek otunun kökü çay, tentür ve natürel ilaç yapımında köklerinden el¬de edilen eter yağı Aroma tedavisinde kullanılır. Ayrıca tohumu ve yap-raklarının da kullanıldığı olmaktadır.

Giriş: Melek otunun oldukça çok alt türü mevcuttur fakat bunların sade¬ce üç türü kullanılırsa da en kaliteli ve yaygın olarak kullanılan Şifalı melek otudur. Diğer melek otları a) Yabani Melek otu (Türk Melek otu); Angelica sylvestris ve Çin Melek otu; Anglica sinensis (OLIV) sayabiliriz. Şifalı melek otu Avrupa’da ve Orta Asya’da Yabani melek otu, Türkiye’de ve Balkanlarda ve Çin melek otu Çin’de asırlardır bilinmekte ve kullanıl-maktadır. Günümüzde en çok Şifalı melek otu üzerinde araştırma yapıl-mıştır. Bu nedenle onun üzerinde duracağız.

Botanik: Melek otu bazen 2, nadiren 4 yıllık bir bitkidir ve boyu 3m’yi bulabilir. Gövdesi yuvarlak boru şeklinde ve çapı 10cm’i bulabilir. İçi boş, dışı kahverengimsi renkte ve yukarılara doğru az çatallıdır. Yaprakları, özelikle alt yaprakları 1m’yi bulabilir. Yaprak sapını gövdeden ayırdığı noktada oluk gibi bir kavrama vardır ve yan yapraklarının kenarları dişli, uca doğru sivri, bazen oval bazen de üç lopludur. Çiçekleri gövde ve yan dallar üzerinde, şemsiye şeklinde ve sarımsı yeşil veya açık yeşil renk-tedir. Her şemsiye 30-50 şemsiyecik ve her şemsiyecik 30-60 çiçek¬ten meydana gelir. Meyveleri 6-7mm uzunluk ve 3-5mm eninde, kena¬rın¬da mantarımsı çıkıntı vardır ve bu sayede suya batmadan yüzebilir. Kökleri 5cm çapında, sünger şeklindeki ve yan kökler kıvrım kıvrım adeta saç örgüsünü andırır şekilde ve kahverengimsi kırmızı renktedir. Şifalı melek otunu diğerlerinden ayırabilmek için şunlara dikkat edilir; 1) Yabani melek otunun çiçekleri beyazımsı veya kırmızı, 2) bataklık melek otunun gövdesi köşelidir. Ayrıca çok zehirli olan Baldıran (ağu otu) ile de karış¬tırmamak gerekir. Bunun içinde yaprak ve çiçeklerine özellikle yaprak saplarını kavrayan oluksu yaprakçığa dikkat edilir.

Yetiştirilmesi: Türkiye’nin Marmara, Karadeniz ve Doğu Anadolu bölge-le¬rinde rahatlıkla ve diğer bölgelerin yüksek dağ yamaçlarında, ırmak kenarlarında ve nemli topraklarda yetişir.

Hasat zamanı: Eylül ve Ekim aylarında 2,3 veya 4 yıllık melek otunun kökleri sökülerek yıkanır ve kurutulur. Melek ot kökü kurutulurken ısının 40C°’yi geçmemesi gerekir. Çükü o zaman eter yağları yok olabilir.

Birleşimi: Birleşimindeki maddeleri önemine göre şöyle sıralayabiliriz;
a) Eter yağ türevleri %0,3-1,3 arasında olup en önemlileri; 1) Monoterpenler; β-Phellandren %13-30, α-Phellandren %2-15, α-Pinen %15-30, β-Pinen, Sabinen, ΔCaren, Myrcen ve Limonen 2) Sesquiterpenler; β-Bisabolen, Bisabolol ve β-Caryophyllen
b) Kumarinler; Angelicin, archangelicin, Archangelin, Bergapten, Isoımperatorin, Xanthotoxin, Osthol ve Osthenol
c) Tttridecanolid, Pentadecanolid, Heptadecanolid ve 12-Metiltridecanolid
d) Ayrıca Sitosterol, Fenolkarbonikasitler, Flavonlardan; Archangelenon, Sabit yağlar, Tanin ve Sakarozlar içerir.

Tesir şekli: Krampları çözücü, iltihapları önleyici, antiseptik, dezenfekte edici, hazmettirici, teskin edici, sinirleri kuvvetlendirici, şişkinliği giderici, idrar attırıcı ve terletici özelliklere sahiptir.

Kullanılması:
a) Komisyon E’nin 01.06.1990 tarihli ve 101 nolu monografi bildirisinde Melek kökünün başta iştahsızlık, hazımsızlık (bulantı, ekşime, şişkinlik ve kusma gibi) ve hafif mide-bağırsak krampları, tıkanma ve şişkinliğe karşı etkili olacağı beyan edilmiştir.
b) Aromaterapisinde; şişkinlik, kramplar, hazımsızlık ve haricen roma¬tiz-malı ağrılara karşı kullanılır.
c) Halk arasında; sinirsel mide ağrıları, karaciğer rahatsızlıkları, sinirsel zafiyet, kabızlık, üşütme hastalıkları, grip, boğaz iltihaplanması ve astıma karşı kullanılır. Haricen köklerinden elde edilen Melek eter ya¬ğı romatizmalı ağrılı yerlere sürülür. Melek kökü üzerine klinik araş-tırmalar henüz mevcut değildir.

Çayı: Melek kökü 2 kahve kaşığı (ince kıyılmış ve kurutulmuş) demliğe konur ve üzerine 250-300ml kaynar su ilave edilerek 5-10dk demlenmesi beklenir. Saha sonra süzülerek içilir.

Çay Harmanları;

Gökçek İştahsızlık çayı (iştahsızlık, hazımsızlık, tıkanma, şişkinlik ve kramplı mide-bağırsak rahatsızlıklarına karşı);
>30 gr Melek otu kökü
>20 gr Çentiyan kökü
>30 gr Kimyon tohumu
>20 gr Rezene tohumu

Gökçek İştahsızlık çayı (hazım rahatsızlıkları, tıkanma, şişkinlik ve iştahsızlığa karşı);
>30 gr Rezene tohumu
>30 gr Melek otu kökü
>20 gr Çentiyan kökü
>20 gr Kimyon tohumu

Gökçek İştah çayı (hazım rahatsızlıkları, tıkanma, şişkinlik ve iştahsızlığa karşı);
>40 gr Melek otu kökü
>30 gr Turunç kabuğu
>20 gr Çentiyan kökü
>10 gr Kimyon tohumu

Gökçek Kalp spazmına çayı; (anjina pektoris)
>30 gr Kaz otu
>30 gr Alıç yaprak ve çiçeği
>20 gr Oğulotu
>10 gr Melek kökü
>10 gr Altın çiçek

Gökçek Şişkinlik çayı;
>20 gr Melek otu kökü
>20 gr Anason tohumu
>20 gr Kimyon tohumu
>20 gr Rezene tohumu
>20 gr Kişniş tohumu

Gökçek Sinirsel mide ağrısı çayı;
>30 gr Melek kökü
>30 gr Eğri kökü
>20 gr Oğulotu
>10 gr Kılıç otu
>10 gr Çarkıfelek otu

Gökçek Kan çayı; (kan temizleyici )
>30 gr Isırgan otu
>20 gr Melek kökü
>20 gr Y.hindiba kökü
>20 gr Hindiba otu+kökü
>10 gr Ardıç kozalağı

Gökçek Gökçek İştah çayı (hazımsızlık, şişkinlik ve tıkanma gibi ve iştahsızlığa);
>30gr Melek otu kökü
>30gr Pelin otu
>20gr Çentiyan kökü
>20gr Kantaronotu

Aromaterapisi: Melek kökü su buharı ile damıtılarak (destilasyon) eter yağı elde edilir. Bu yağın sert olması nedeni ile 2-3damla bir kesme şekere damlatılıp alınırsa midedeki şişkinliği giderir. Sinirlilik, boğaz iltihaplanması, grip, enfeksiyon vb rahatsızlıklarda kullanılır. Haricen romatizmalı, ağrılı kaslara 3-5damla sürülür ve ovalanır.

Ekstre: Melek kökünün alkol+su karışımı ile ekstraksiyonu yapılır ve elde edilen ekstre natürel ilaç yapımında kullanılır.

Yan tesirleri: Şayet tarife uyulmaz ve eter yağından fazla miktarda alınır ise deride kaşıntıya sebep olabilir. Çünkü Furankumarinler ışığa duyarlıdır. (Fotosensitiv) Bu nedenle dikkatle kullanılmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder