Altınotu

Altınotu, Stroblume, Helichrysum arenarium
Ölmez çiçek
Herdemtaze
Güveotu
Kovanotu
Arı Çiçeği
Sarı Kediayağı

Familyası; Bileşikgillerden Korbblüter Asteraceae
Drugları; Altınotu; Helichrysume herba
Altın Çiçeği Helichrysi flos (Stoechados citrinae flos)

Botanik: Altınotu genelile çiçekleri nadirdende otu (çiçek yaprak ve sapı çay ve natürel ilaç yapımında kulanılır.

Giriş: Altınotu bilesikgillerin altgrubu olan Helichrysumgillerden olup bu gruba 100 lerce bitki dahildir. Bunlardan bizi en çok ilgilendiren Altıotu ??Helichrysum arenarium?? bu tür çay ve natürel ilaç yapımında, İtalyan Altınotu, Helichrysum italicum buda Aroma tedavisinde ve Amerika Altınotu bu türde Hömöopatide kulanılır. Bunlarin hariçinde Kediayağıotu diye bilen Atennaria dioca?da ayni Altınotu gibi kulanılır. Bu bitkiler askiden Gnaphaliumgillerden sonra Stoechadasgillerden şimdi ise Helichrysumgillere dahil edilmiştir. Altınotu eskiden kanlı basur ve dizanteriye karşı kulanılmıştır, bu nedenle almanca Ruhrkraut diyede anılır. Çiçeklerinin altınsarısı renkte olması nedeni ile Altınotu, bozulmayıp yıllarca özeliğini koruduğundan Ölmez çiçek, güvelere karşı kulanıldığından Güveotu ve Arilarca çok sevildiğinde Ariçiçeği diyede anılır.

Bitki Türkistan, Horosan, Türkiye ve Avrupanın ılıman bölgelerinde yabani olarak, kumluk, taşlık ve sıcak topraklarda yabani olarak yetişir. Bitki 10-40 sm boyunda dikine yükselir ve üst kısmındaki çiçek demeti oldukca sık çatalaşarak bir demet oluşturur. Yaprakları rosetyapraklar ve gövde üzerine oturmuş yapraklardan olur. Yaprakları mızrak şeklinde yeşilmisi boz renkli ve üzeri keçe gibi tüylüdür, rozet yaprakları ise ters yumurta şeklindedir. Çiçek demetlerinde 20-50 adet çiçek bulunur ve çiçekleri altın sarısıdır renkli, parlak, çiçek başları küre şeklinde kapayaprkları pul şeklindedir. Kökleri odun gibi sert iğ şeklinde ve üst kısmında yan kökler bulunur bu yan kökler sayesinde çevresine yayılarak kümeler oluşturur.

Yetiştirilmesi; Yetiştirlimesi oldukca kolay olup kumlu taşlı ve güneşli yerlere ekilirse kendiliğinden orada kümeler oluşturur.

Hasatzamanı; Bitki yerden 5-10 sm yukarıdan kesildikten sonra demeti yapılarak gölgde ve havalı bir yerde kurutulur. Malesef şifalı bitkileri toplama, kurutma, paketleme ver depolama işlemleri sırasında çok yanlışlar yapılmaktadır. Bitkinin şifalı kısmı yaparak veya çiçekleri ise asla Güneş altında kurutulmaz ve mutlaka gölgede kurutulmalıdır. Ayrıca öreneğin bitki 5 günde kurudu ise 2 gün daha kurumada bırakmak mahzurludur, çünkü birleşimindeki eterik yağları kaybettiğünden kalitesi düşer. Sadece bitki kökleri Güneş’te kurutulur ve kurur kurumaz hemen paketlenip diploması gerekir. Şifalı bitkilerin Aktarlar’da açıkta satılması kalitesini kısa sürede sıfırlar.

Birleşiminde: Geniş bilgi: Şifalı Bitkiler ve Alternatif Tıp isimli kitabımızda mevcuttur.
Araştırmalar: Geniş bilgi: Şifalı Bitkiler ve Alternatif Tıp isimli kitabımızda mevcuttur.
Tesir şekli: Geniş bilgi: Şifalı Bitkiler ve Alternatif Tıp isimli kitabımızda mevcuttur.

Kulanılması; a-) Üniversite kliniklerinde tedavi denemeleri ve araştırmalar yapılmamıştır. Bu nedenle bugünkü bilgilere göre 2. sınıf bir şifalı bitkidir. Altınotu yerine göre daha etkili olan başka bitkiler kulanılmalıdır. Örneğin karaciğer ve safra rahatsızlıklarına karşı Şahtere-, Zerdecal-, veyaGökçek İksiridaha etkildir.

b-) Komisyon E´nin 06.07.1988 tarih ve 122 Nolu vede 01.09.1990 tarih ve 164 Nolu Monografi bildirilerinde hazim rahatsızlıklarına karşı kulanılabilineceği beyan edilmiştir. Bitkinin etkisinin az olduğu ve genelikte tat ve aroma verici olarak kulanilabileceği bazı uzmanlarca iddia edilmektedir.

c-) Altınotu diye Türkiyede aktarlarda bulunur. Oldukca iyi bilinen ve satılan bir bitkidir. Basta karaciğer ve safrara hatsızlıklarına karşı kulanılan bitki üzerinde yapılan araştırmalarda çok hafif safra artırı ve safra yolarındaki krampları çözücü olduğu tesbit edilmiştir.

Çay: İçilecek her bardak çay için demliğe bir kahve kaşığı Altınotu çiçeği konur ve 5-10 dakika demlemeye bırakılır ve süzülerek içilir.

Aromaterapi; Aromatedavi İtalyan Altınotu; Helichrysum italicum veya sivriyapraklı Altınotu; Helichrysum angustifolium diyede anılan bu bitkinin çiçekleri subaharı ile damıtılarak (destilasiyon) eterik yağı eldeedilebilir. Bu yağ bronsit, öksürük, üşütme, ses kısılması, sinuzit, sinirsel gerginlik ve karaciğer rahatsızlığına karşı kulanılabilineceği beyan edilmiştir. Bu yağdan günde 3-5 defa 2-3 damla bir kesme şeker veya bir parça ekemeğe damlatılarak alnır.

Homeopatide: Homeopatide Amarika Altınotunun; Gnaphalium polycephalum kökleri hariç tamamı homöopatide tentür yapımında kulanılır. A. Altinotundan 20g ince kıyılarak bir şişeye konur ve üzerine 80 ml %70 Alkol ilave edilerek güneş ışinlarından uzakta muhafaza edilir ve iki günde bir çalkalanır. Tahriben 4-6 hafta sonra süzülerek homeopatide <> adi ile anılan tentür eldeedilir. Bu damladan günde 3-5 defa 10-15 damla 4-6 hafta süreyle alınır. Çok nadirde olsa Altınotu çiçeğininde; Helichrysum arenarium (Tentürü yapılır ve kulanılır)

Yan tesiri; Bilinen biryan tesiri yoktur.

B-) italyan Altınotu: Immortelle Helichrysum italicum
Yaprakları ince şerit şeklinde boz renkli, çok sık yapraklı, çiçekleri demet şeklinde 20-50 çiçeği birararada ve altın sarısı renklidir. Bu İtalyan Altınotunun çiçeklerinin subaharı ile damıtılarak (destilasyon) eterik yağı eldeedilir ve yukaridaki şekilde kulanılır.

C-) Amarika Altınotu, amerikanische Stroblume: Gnaphalium polycephalum
Vatanı kuzey Amarika olan bu bitinkinin kökleri hariç tamamı tentür yapımında kulanılır. Altınotugillerden en etkilisi bu Amarika Altınotudur. A. Altınottentürü başta siyatik, sinirsel ağrılar, yüz sinirleri ve sindirim sistem sinir rahatsızlıkları ve romatizmaya karşı kulanılır. Yukarıda Homeopati kısmında izah edilen bitki bu bitkidir.
Bağırsak florası ve kılcal kan dolaşımı sağlıklı yaşayabilmek için çok önemlidir. Çünkü vitamin, mineral, aminoasit, enzim, glikoz, vb, besleyici maddenin hazırlanması, hücrelere ulaşması ve de mikroplarla mücadele eden makrofaj, T ve B- Hücreleri gibi savunma mekanizmalarının hücre aralarında dolaşması buna bağlıdır.Gökçek İksir’i ile tedavi olmak mümkündür. Tabii doğru beslenirseniz tedavi sürecide o oranda kısalır.Gökçek İksiri vücudu cüruflardan arıtır, iltihaplı hastalıkları iyileştirir ve bağışıklık sistemini güçlendirir.Gökçek Tonik mide-bağırsak rahatsızlıkları, deri hastalıkları ve her türlü alerjiye karşı etkilidir.

Asla peynir yememeli, çünkü asidoza ve iltihaplanmaya sebep olur.Siyah çay, kahve ve kola içilmemeli, çünkü bağırsakları kurutur ve vitamin, mineral ve aminoasitlerin alımını (absorbesini) önler.Alkol ve sigaranın zararları belli kanser, damarların yağlanması vb, artı uzun süre bira içilirse cinsel ikdidarsızlık ve hatta kısırlığa sebep olmaktadır.Sucuk salam sosis gibi et mamullerine 5-6 ay ara vermek gerekir (sade temiz et az yenilebilir) çünkü asidoza sebep olmaktadır.Bu da birçok hastalığın ana kaynağıdır.Akşam yemeği yerine yoğurt, meyve veya salata yenilebilir veya sebze çorbası içilebilir.Hayvansal besinler, patates, tahıl (beyaz pirinç), bakliyat ve hamurlu yiyecekler, özelikle de tatlılar akşam yenirse tam sindirilmez ve zamanla problemlere sebep olur.Ne kadar beyaz pirinç, patates, hamurlu yiyecekler, tatlı yiyecek ve içecekler, o kadar yağ oluşturur.Çünkü nişasta glikoza (şekere) dönüşür, şekerde yağa dönüşerek vücutta depolanır.Şeker ve antibiyotikler bağırsak mantarları çoğaltır, mantarlar ise her türlü hastalığı tetikler.Tatlı deyince akıla baklava, çikolata, dondurma vs gelir, kavun, karpuz ve üzümde tatlıdır ve bunlarda mantarı tetikler, çünkü aşırı şeker içeriler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder